Sayın Tübingen Valisi Klaus Tappeser,
Sayın Federal Milletvekili Macit Karaahmetoğlu,
Sayın Stuttgart Belediyesi’nde Sosyal İşler, Sağlık ve Uyum alanlarından sorumlu Belediye Başkanı Dr. Alexandra Sußmann,
Sayın Eyalet Parlamentosu üyesi Tayfun Tok,
NATO JSEC Tümgenerali Sayın Özkan Şenol,
Korkonsülerden Değerli Meslektaşlarım,
Kıymetli Belediye Başkanları ve Belediye Meclisi üyeleri ve
Türk-Alman dostluğunun gizli kahramanları olan adını sayamadığım pek çok kurum ve sivil toplum kuruluşunun başkan ve temsilcileri,
Almanya’yı kendine yurt edinmiş kıymetli vatandaşlarımız,


Köklü Türk devlet geleneğinin son temsilcisi olan Cumhuriyetimizin kuruluşunun 101. yıldönümüne kavuşmanın heyecanını yaşadığımız bu önemli günde, Türkiye Cumhuriyeti Stuttgart Başkonsolosu olarak sizleri ağırlamaktan son derece büyük bir gurur ve mutluluk duyuyorum.

Ülkemizden uzakta, yaklaşık 3,5 milyon Türk insanına vatan olmuş dost ve müttefik Almanya’da bayram sevincimize ortak olan tüm dostlarımıza ve vatandaşlarımıza, devletimiz ve milletimiz adına şükranlarımı sunuyorum.

Cumhuriyetimizin kurucuları olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile vatanımızın bağımsızlığı, birlik ve bütünlüğü uğruna canlarını feda eden tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi, Cumhuriyetin yücelmesinde emeği geçen herkesi derin minnetle anıyorum.



Bundan tam 101 yıl önce ağır bedeller ödeyerek, zor şartlar altında verdiğimiz bağımsızlık mücadelesi sonunda kurduğumuz Türkiye Cumhuriyeti’nin, gerçekleştirilen yatırım ve kalkınma hamleleriyle gelmiş olduğu seviye bizler için büyük gurur kaynağıdır. Bugün Türkiye Cumhuriyeti, genç nüfusu, ekonomisi, küresel çaptaki diplomatik ağı ve uluslararası barışa katkılarıyla ön planda yer almaktadır. Suriye’de, Ukrayna’da, Ortadoğu’da, Afrika’daki savaş ve çatışmaların barışçıl çözüme kavuşturulması için girişimci, insani, aktif bir dış politika izlemektedir. Bu çabalarımız kaynağını Cumhuriyetimizin banisi Atatürk’ün işaret ettiği “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” vizyonundan almaktadır.
İhtilafların ve belirsizliklerin arttığı bu dönemde ülkemiz, bölgesel ve küresel düzeyde itibarını ve ağırlığını; barışın, istikrarın ve adaletin tesis edilmesine yönelik olarak sürdürmeye; bölgesel ve küresel sorunlara iyi niyetli, yapıcı ve kalıcı çözümler üretme çabalarına katkı sunmaya, Almanya ve diğer müttefikleriyle işbirliği içinde devam edecektir.
Günümüzde ayrışmaya değil, daha çok temasa ve çabaya ihtiyacımız olduğu açıktır.

Terörle yıllardır mücadele eden bir ülke olarak, terörün her türünü ve bundan medet umanları lanetleyerek, bu alanda da samimi bir uluslararası işbirliği tesisi çabamız sürmektedir. Cumhuriyetimizin kuruluşundaki gibi, bugün de birlik ve beraberliğimizi sağlam tutarak, ülkemizin gelişimini, son hain saldırının hedefi olan savunma sanayii dahil, her alanda devam ettireceğiz.

Değerli Konuklar, Cumhuriyetimizin 101. yıldönümünü dost ve müttefik Federal Almanya’da kutlamaktan ayrıca büyük mutluluk duyuyoruz. NATO, Avrupa Konseyi, AGİT, OECD, G-20 gibi pek çok farklı platformda, ayrıca tarihi olarak derin ve çok yönlü işbirliğine sahip olduğumuz Almanya’yla ilişkilerimizin en önemli boyutlarından birini oluşturan, Almanya’yı yurt edinmiş 3.5 milyonun üzerinde insanımız, 1960’lı yıllardan itibaren Almanya’ya ve Alman toplumuna her alanda ciddi katkı sağlamış, birçok alanda başarı hikayelerine imza atmıştır.
Hepimiz ülkelerimizde günümüzde savaşlar, iklim değişikliği ve çeşitli istikrarsızlıkların yol açtığı düzensiz göçün etkileriyle ekonomik, sosyolojik, siyasi ve güvenlik boyutunda başa çıkmaya, çözümler üretmeye çalışıyoruz. Endişe ve önyargılar ile örülü, tek tip negatif bir göçmen algısının oluşmasına karşı durarak, azimli çalışmalarla umudun dilini hakim kılmayı başarabileceğimize inanıyorum. Ülkeye yeni gelen pek çok farklı kökenden insanın topluma uyumu bağlamında, Baden-Württemberg’in önemli avantajlarından ve partnerinden birinin de, 63 yıldır Almanya’nın parçası olarak büyük başarılara imza atan Türk toplumu ve onun kurduğu sivil toplum kuruluşları olduğunu değerlendiriyorum.

Türkiye Cumhuriyeti devletinin temsilcileri olarak, bizler de Almanya’daki insanlarımızın hak ettikleri şekilde huzur, esenlik, refah içinde, kimliklerini korumak suretiyle Alman toplumuyla uyum içerisinde yaşamaları ve ülkelerimize değerli katkılar sunmayı sürdürmeleri için Alman makamlarıyla işbirliği yapmaya devam edeceğiz.
Bu çerçevede, göreve başladığımdan bu yana Başkonsolosluğumuza ve şahsıma desteklerini esirgemeyen ve pozitif bir işbirliği tesis edilmesine imkan veren Baden Württemberg Eyaleti makamlarına teşekkürlerimi sunuyorum.

Değerli misafirlerimiz,

Bu anlamlı günümüzde davetimize katıldığınız için hepinize tekrar teşekkür ediyor, sizleri sevgiyle saygıyla selamlıyorum.

Cumhuriyetimizin 101. yılı kutlu olsun!